close

Uzun bir süredir yoğun ve karmaşık bir Amerika gezi planı üzerinde uğraştığım için yazmaya pek odaklanamıyordum, ama artık bu plandan bahsetmenin vakti geldi. Geçtiğimiz sene blogu ilk açtığım zamanlar da hummalı bir Amerika planı yapmaya çalışıyordum. O zamanlar Avrupa dışına ilk kez çıkacak biri olarak fark ettiğim ilk şey Amerika Birleşik Devletleri’nde iki haftalık bir gezi planı çıkarmanın Avrupa’da bir plan yapmak gibi kolay olmadığıydı. Geçen sene tercih doğu yakası idi ve ortaya çıkan rotamı Amerika Doğu Yakası – Gezi Planı yazımızdan okuyabilirsiniz. Bu sene ise odağımız çoğunlukla Batı ve Orta bölümler.

Aslında bir Amerika gezi planı için aylar ayırsanız da yetmez, çünkü o kadar çok görülecek yer var ki. O nedenle bizim gibi beyaz yakalı, yılda 15-20 gün tatili olan gezginlerseniz en iyi seçenek 15’er günlük seyahatlere bölmek. Hele ki 9 günlük birleşen bayram tatilleri varsa ne ala, bir hafta izin alarak 15 günlük tatili çıkarabilirsiniz. 2018’de özellikle kurban bayramının öyle olacağını şimdiden belirtelim.

Amerika Gezi Planı Part I Vahşi Batı – Texas

Amerika gezi planı için bu sene de başlangıç olarak aile kontenjanını tercih ettim. Geçtiğimiz sene Atlanta’da yaşayan kuzenim bu sene Dallas’a taşındı ve ben de uçak biletimi Houston’a aldım. Houston her ne kadar geçtiğimiz haftalarda Harvey kasırgasında büyük zarar görse de Ekim sonuna kadar toparlar umarım.

Gezimin ilk kısmı Houston’dan başlayarak Texas’ın önemli yerleşim birimlerini keşfetmekle başlayacak. Houston’dan yola çıkıp Galveston , San Antonio, Texas eyaletinin başkenti Austin ve Dallas ana duraklarımız. Aslında bu kısım ile şu anlık anlatacak fazla bir şeyim yok çünkü planlamasını kuzenim yapacak, açıkçası bana da sürpriz olacak.

Bu bölgeye baktığımızda en çok öne çıkan şehirler San Antonio ve Austin, Part I’e toplam beş gün ayırıp sonrasında uçakla San Francisco’ya geçeceğim.

Part II – Pasifik Kıyıları, Yosemite, Arizona Çölleri

Gelelim Amerika Gezi Planı Part II’ye, beni asıl heyecanlandıran kısmına. Heyecanlandıran diyorum çünkü daha önceden tek olarak girişmediğim işlere girişeceğim. Toplam 13 gün sürecek bu kısmın yarısı Amerika’nın doğal harikaları içinde, çöllerde, kanyonlarda geçecek. Gezecek çok fazla yer ve sınırlı vakit olduğu için elbette bazı yerler kaçacak, belki bazı planlar istediği gibi gitmeyecek. Ancak her şeye rağmen unutulmayacak bir maceranın ortaya çıkacağı kesin.

Sadece şehirden şehire aşağıdaki gibi bir yolum olacak. Ara duraklarla birlikte toplam mesafenin 13 günde yaklaşık 5.o00 km olmasını bekliyorum.

Durak 1: Yosemite National Park

Genel olarak Amerika Gezi Planı yaparken çok fazla doğa içinde, hiking rotaları üzerine plan yapana dek gelmezsiniz. Daha çok büyük şehirler öne çıkar. Ancak Amerika’da en az büyük şehirler kadar keşfedilmesi ve önem verilmesi gereken yerler doğal parklar.

Yosemite National Park, Amerika Birleşik Devletleri’nin en meşhur doğal alanlarından biri. Bu doğa harikası yılda 4 milyon ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor. Kaliforniya eyaletine bağlı Yosemite National Park’a San Francisco’dan yaklaşık 300 km yolculuk ile ulaşabiliyorsunuz. Burada yaptığınız plana göre eğer doğayı da seviyorsanız bir hafta geçirmeniz bile mümkün. Görmeniz gereken yerlerin başında Yosemite Valley, Tunnel View, Glacier Point, Bradalveil Fall, Yosemite Falls ve Tuolumne Meadows gibi doğa harikaları öne çıkıyor. Yosemite National Park’ın içerisinde de konaklayabileceğiniz gibi (veya kamp yapabilirsiniz) etrafındaki Oakhurst, Mariposa gibi kasabalarda da konaklayabilirsiniz. Ben konaklama için Oakhurst’u tercih edeceğim.

Durak 2: Zion National Park

Gezimin ikinci durağı Utah eyaletine bağlı Zion National Park. Yapacağınız plana göre burada da günler geçirmeniz olası. Bu rotalar özellikle doğa içinde kamp veya hiking sevenler için eşsiz güzellikler sunuyor. Zion National Park diyince karşımıza ilk çıkan The Narrows. The Narrows efsane güzellikler sunan bir hiking rotası, ancak tamamını yapacak iseniz bir gününüzü ayırmanız gereken bir yer. O kadar vaktim yok diyorsanız da Zion içindeki ücretsiz shuttle’lar ile Zion Canyon Scenic Dr’ın sonuna ulaşıp Riverside Walk trail’i geçerek The Narrows’un girişine ulaşabilirsiniz. Biraz yürüyüp geri dönerek en azından bir tadını almakta fayda var, en azından ben böyle yapmayı planlıyorum.

Durak 3: Las Vegas

Las Vegas’ı uzun uzadıya anlatmaya gerek yok sanırım, zira kendisi her Amerika Gezi planı için vazgeçilmez ve lakabı Günahlar Şehri olan bir yer, aslına bakarsanız çok da merak ettiğim söylenmez. Ama oralara kadar gitmişken görmeden ve o atmosferi yaşamadan dönmek olmaz diye düşünüyorum.

Aslında Las Vegas başta hiç heyecanlandırmasa da konaklamayı çok uygun fiyata yakaladığım için o filmlerdeki otellerden birinde yapacağım için hafiften heyecanlıyım da. (En başında hostel’de kalmayı planlarken.) Bakalım Günahlar Şehri bir gecede karşıma neler çıkaracak.

Amerika Gezi Planı

Durak 4: Antelope Canyons, Horseshoe Bend & Monument Valley

Las Vegas’tan sonra çölün çoraklığına geri dönüp kendimi Arizona eyaletinin Page kasabasına atmayı planlıyorum. Page kasabasında birçok aktivite bulmak mümkün.

İlk olarak güne Horseshoe Bend ile başlayıp daha sonradan Antelope Canyon’u gezerek devam etmeyi planlıyorum. Antelope Canyon için kısaca suyun aşındırarak oluşturduğu doğal, dar kanyonlar diyebiliriz. Upper ve Lower olmak üzere iki adet Antelope Canyon var. Buralar maalesef tur rehbersiz gezilmiyor, Upper için 50-60, Lower için ise 25 dolarlık bir ücreti gözden çıkarmak zorundasınız. İkisinin benzer özelliklerde olduğu belirtilse de öğle saatlerinde Upper özellikle fotoğrafçılar için daha iyi ışık sunuyor gibi, en azından araştırmalarım öyle diyor. Fotoğraf hayranları için ayrıca fotoğraf turları düzenleniyor, tabii bu turlar en az iki katı maliyetli ve tripod zorunlu. Bütçenize göre birine gitmenizde fayda var. Ben tercihimi büyük ihtimalle biraz da bütçe kaynaklı Lower olarak kullanacağım. Bu arada tur fiyatlarına 8 dolarlık Navajo Park Permit Fee ‘nin dahil olmadığını söyleyeyim.

Monument Valley ise Page’in yaklaşık 200 km doğusunda bulunan, heykel gibi tepelerin bulunduğu bir bölge. Burası da filmlerde sık sık karşımıza çıkan yerlerden biri.

Durak 5: Grand Canyon National Park

Grand Canyon da gene herkesin adını en az bir kere duyduğu bir yerdir sanırım. Genelde Las Vegas’tan günübirlik turlar veya helikopter turları ile ziyaret edilen Grand Canyon’da daha detaylı bir gezi isteyenlerdenseniz benim gibi burayı bir ara durak yapmalısınız. Grand Canyon Village’da direk park içinde konaklayabileceğiniz gibi (gene kamp seçenekleri de mevcut) Flagstaff, Williams gibi yakın yerleşim yerlerinde de kalabilirsiniz.

Grand Canyon araştırmanızda South Rim, North Rim ve West Rim karşınıza çıkacak. North Rim ve South Rim, Amerika Ulusal Doğal Park’ları işletmeciliği altında bulunsa da West Rim özel bir kuruluş tarafından işletiliyor. Hangisi diye sorarsanız en çok çeşitliliği sunan South Rim diyebilirim. Planınızın el vermesine göre South Rim’e gene günlerinizi ayırmak mümkün, sunduğu manzaralar birbirinden efsane.

Amerika Gezi Planı

Durak 6: San Diego

San Diego, Amerika’nın batı yakasının en güneyinde bulunan ve Meksika sınırına çok yakında bulunan bir şehir. İlk planımda yoktu ancak buralara kadar gelmişken görmeden dönme kontenjanından gene bir gün ayırdım.

Durak 7: Los Angeles

Los Angeles da gitmeden önce çok detaylı anlatacağım noktalardan biri değil. Çünkü jenerik olarak hepimiz buranın hakkında bir fikre sahibiz. Amerikan sinemasının beşiği Hollywood’un ve NBA efsanesi Los Angeles Lakers’ın ev sahibi Amerika’nın batı yakasına giden yerlerin ilk tercih ettiği yerlerden biri olarak öne çıkıyor. Detaylı anlatım turdan sonra.

Durak 8: San Francisco

San Francisco hakkında kötü bir söz diyene şu ana dek rastlamadım. Tartışmasız her Amerika seyahati yapan, San Francisco’nun gördüğü en eşsiz şehirlerden biri olduğunu söyler. Bu da benim bu şehre olan iştahımı biraz kabartıyor açıkçası. Şu ana kadar doğu yakasında gezdiklerim arasında yaşanabilir dediğim tek şehir Washington DC idi. Ön araştırmalarım San Francisco’nun DC ile yarışacağını gösteriyor gibi, umarım yanılmam.

Golden Gate, Fisherman’s Wharf, Alcatraz ve daha fazlası. Hepsi bu şehrin içinde…

Bu arada bir basketbol hayranı olarak Amerika’daki son akşamımda San Francisco’nun komşu şehri Oakland’da bir Golden State Warriors maçını da görecek olmam beni ayrıca heyecanlandırıyor.

Yazıyı bitirmeden önce;
  • Bu planda yer alan doğal parklar hakkında detaylı bilgiler için tık. Amerika National Park Service’in internet sitesi ihtiyacınız olan tüm bilgileri güncel bir şekilde içeriyor.
  • Antelope Canyon turları için önceden rezervasyon yapmak gerekiyor. Bunun için 4-5 adet tur şirketine denk gelebilirsiniz. Lower Antelope Canyon için benim tercihim Ken’s Tours oldu. Sitesi ve detaylı bilgi için tık.
  • Amerika’da araba kiralayıp kullanmadan önce Amerikada Araba Kiralamak | Kullanmak yazımıza göz gezdirmenizde fayda var. Malum elin memleketinde farklı trafik kuralları olabiliyor.
  • Elbetteki günler sınırlı olduğu için programa eklemek isteyip ekleyemediğim yerler var. (Biraz da coğrafi konumları nedeniyle.) Bunların başında The Wave Trail, MOAB, Yellowstone National Park ve Seattle geliyor. Umarım bir sonraki geziye.

Seyahatimden sonra planımı ne kadarını başarıyla gerçekleştirdiğimi, neleri yapamadığımı, ne süprizlerle karşılaştığımı ve neler yaşadığımı detaylı bir şekilde anlatacağım tabii. (Las Vegas dışında, ne demişler: ‘What happens in Vegas, stays in Vegas’)

Sevgili Bilbo Baggins’in de dediği gibi; ‘I’m going on an Adventure!’

Tags : Amerikaamerika batı yakasıAmerika Birleşik DevletleriAmerika Birleşik Devletleri Gezilecek Yerleramerika büyük kanyonamerika gezi rehberiAmerika Gezisiamerika grand canyonamerika yosemiteAntelope CanyonHorseshoe BendLos AngelesPage ArizonaSan FranciscoYosemite national parkZion national park
Gezen Kafa

The author Gezen Kafa

Leave a Response

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.