close
Gezi İpuçları

Amerika Planı Yapar İken

Çocukluğumdan beri hayalimdir Amerika Birleşik Devletlerine gitmek. Hollwood filmlerinin etkisinden midir bilmem ama sanki gittiğimde hiç yabancılık hissetmeyeceğimi, aksine kanımın hemen ısınacağını düşünüyorum. Yıllardır çeşitli maddi & manevi sebeplerle gitme şansı bulamasam da sonunda bu hayalimi gerçekleştirme çok az kaldı. Eylül ayında kurban bayramı ile birleştirerek 16 günlük bir A.B.D. seyahati planlıyorum.

Planlamanın ilk aşaması elbette uçak biletlerine baktıktan sonra vizeye başvurmaktı.* Amerika’ya giderken birçok uçuş kombinasyonu mevcut. Uçuşunuzu aktarmalı alabileceğiniz gibi THY ile direkt uçuş olarak da alabilirsiniz. Uygun tarih ve erken bilet alımlarınızda, New York’a gidiş dönüş aktarmalı olarak 1.000 TL ‘ye düşen fiyatlarda bilet bulabilirsiniz. Eğer aktarmalı uçak bileti alıyorsanız aktarma yaptığınız ülkenin transit vize koşullarını incelediğinizden emin olun, zira ucuz bilet aldım derken transit vize masrafı canınızı yakabilir. Ben biletimi Atlanta gidiş, New York dönüş olarak THY’den aldım. Aktarmalı ile THY arasında sadece 250 TL’lik bir fark olduğu için tercihimi bu yönde yaptığımı söyleyebilirim.

*Vize başvuru süreci için linkteki yazıma bakabilirsiniz.

Screen Shot 2016-07-21 at 20.13.12

Sıradaki adım nerelere gideceğimi belirlemek. En başta söylemeliyim ki A.B.D.’de bir plan yapmak Avrupa’da 2-3 ülkeyi içeren kompleks bir plan yapmaktan çok daha zor. A.B.D.’nin ölçümünün neredeyse Avrupa kadar olduğundan, bir ülke değil de bir kıta olarak düşünmekte fayda var. Yüzölçümü bu kadar büyük olduğu için nereden nereye gitseniz, kaç gün ayırsanız vb. gibi konularda tam olarak emin olamıyorsunuz.

Bir kere doğu ve batı ayrımını yapmakta fayda var. Eğer iki haftalık bir süreniz var ise bir haftayı batıya bir haftayı doğuya ayırayım gibi bir planlama yapmanızı önermem. Doğuya gidiyorsanız komple doğuyu, batıya gidiyorsanız da batıyı gezmelisiniz. Ama tabii bir ay gibi bir süreniz varsa gezebildiğiniz gibi her yeri gezmenizde fayda var. Doğu ve batı yakasının öne çıkan şehirlerine bakarsak:

Doğu:

Batı:

Ben seyahatime Atlanta’dan başlıyorum. “Atlanta ne alaka?” diye sorabilirsiniz, çünkü Amerika’ya ilk kez giden birinin aklına Atlanta’nın gelmesi düşük bir ihtimal. Benim sebebim tamamen ailevi, kuzenim orada yaşadığı için onu ziyaret ederek başlayacağım planıma. Atlanta’da iki gün (ABD’nin ilk yerleşim yeri Savannah’a da uğrayıp) geçirdikten sonra araba kiralayarak güneye doğru yol alacağım.

Rotam sırasıyla Orlando, Miami, Key West ve bir hafta sonrasında Atlanta’ya geri dönüş olacak. Okurken ne kadar da kısa geldi, değil mi? Bana da yazarken öyle geldi. Ancak dedim ya, kocaman coğrafya diye. İşte bu bir haftalık plan yaklaşık 3.000 km olacak. Açıkçası şehirlerin içlerini pek fazla araştırmadım daha. Orlando’ya sırf Universal Studios için uğrayacağım, Key West’e ise sırf aşağıdaki yolda araba kullanmış olmak ve Amerika’nın en güney noktasına erişmek için gideceğim.

3.000 km sonra Atlanta’dan geriye döndükten sonra ertesi sabah direk Washington DC’ye uçup başkenti ziyaret edeceğim. İki günlük DC’den sonra ise tren ile New York’a geçerek tatilimin son durağına geleceğim.  New York’ta 5 gün geçirdikten sonra İstanbul’a dönmek, işe adapte olmak ne kadar kolay olacak bilmiyorum ancak elden bir şey gelmez.

Konaklamaları Planlamak

Siz de benim gibi Avrupa ülkelerinde kişi başı gecelik maksimum 25€ civarındaki konaklamalara alışık iseniz tahminimce Amerika seyahatinizin maddi açıdan en can yakıcı noktası konaklamalar olacak. Eğer yalnız bir gezginseniz daha da üzecek ki Amerika seyahatimde o yalnız gezgin benim.

Amerika’da oteller kişi sayısına bakmaksızın oda fiyatı üzerinden çalışıyorlar. Bir otel size iki kişilik odayı tek kişi kalsanız da gecelik 100 $’a veriyor, iki kişi de. Bazı otellerde anlamadığım şekilde sadece 4 kişilik odalar var. Tekseniz 4 kişilik para vermiş gibi oluyorsunuz. Üstüne bir de gördüğünüz fiyatlar son fiyatlar olmuyor, üzerine vergi ve tesis ücreti diye her gece başına eklentiler oluyor. Fazlasıyla bütçem olsa bile konaklamaya para ayırmayı seven bir insan değilim, sonuçta genellikle sadece uyumak için gireceğim. Bu nedenle Amerika’da önerebileceğim tek konaklama çeşidi hosteller. Hostel kültürü Amerika’da yeni yeni oluşmakta, o nedenle Avrupa’daki kadar yaygın değiller. Bu sebeple gene Avrupa’daki kadar ucuz değiller, ama şehir merkezlerinde bulabileceğiniz en uygun seçenekler olacaktır. Hostelling International bir çok yerde bulunan bir hostel zinciri. Daha konaklamalarımı gerçekleştirmediğim için net bilgi veremiyorum ancak değerlendirmeleri genel olarak iyi ve şehrin içindeki konumları çok çok iyi. Eyalete/Şehre göre de fiyatlar değişkenlik gösteriyor. 4 veya 6 kişilik hostel odalarında Miami veya Washington’da gecelik 30 $ civarına konaklayabilirken, New York’ta Manhattan adası içinde konaklayayım isterseniz gecelik minimum 50 $’ı gözden çıkarmak gerekiyor. (Tabii bunların hepsine tax eklenecek.)

Araba Kiralama

Amerika’da araba kiralama fiyatları gayet uygun, e benzin de ucuz. Ayrıca bir de “Amerika’da araba kullandım.” diyeceksiniz. Bu sebeple araba kiralamak kaçınılmaz oluyor. Bir de tüm arabaların otomatik vites olması beni ayrıca keyiflendiriyor, adamlar işini biliyor. Araba kiralama için Amerika’da yaygın ağı olan Enterprise veya Sixt gibi uluslararası firmaları öneririm.

Tren

Seyahatiniz içinde tren bileti almanız gerekirse Amtrak sitesini kullanabilirsiniz. Burada hem tüm demiryolu ağını ve hatları inceleyebilir, ayrıca biletinizi önceden aşabilirsiniz. Örnek olarak söylemem gerekirse, ben Washington DC – New York biletini 49 $’a almıştım. Ancak dikkat, özellikle uzun hatlarda uçaktan daha pahalı bir seçenek oluyor.

Uçak

Amerika içerisinde bir sürü firma var. En iyisi Skyscanner gibi sitelerde araştırma yaparak planınıza en uygun bileti seçmek. Ben Atlanta – Washington DC uçuşu için United Airlines kullanacağım. Amerika içi uçuşlarınızda biletinizde büyük ihtimal bagaj hakkı olmayacaktır, ben araştırmama rağmen bagaj dahil bir bilet bulamadım. Bu sebeple bagajlarınız için de firmaya göre parça başı 20-30$ ödeyeceğinizi belirtmekte fayda var.

Son olarak küçük bir kaç not:

  • Eliniz dolu gitmeyin. Mümkünse tek bagaj ve olabildiğince az eşya alın. Amerika alış veriş konusunda outletleri ile ünlü. Gidenler 2. valizi uygun fiyatlara oradan alarak içini doldurup getiriyorlar.
  • Gördüğünüz fiyatlar asla son fiyat değil, kasada üzerine vergi eklenecek. Otel araştırırken de çıkan fiyatlara vergi eklenmemiş oluyor.
  • Çoğu yerde bahşiş zorunlu, taksilerde bile. Unutmamak gerek, arkamızdan koşup gelmelerini veya küfretmelerini istemeyiz.
  • Bütçe yapıyorsanız yukarıdaki 2 sebep yüzünden bütçelediğinizin %20 fazlasını yanınıza almanızı öneririm. Elin uzak memleketi sonuçta, ne olur ne olmaz.
  • Prizler farklı olduğu için oraya uyumlu bir dönüştürücü almanızı öneririm. Orada aramaktansa gitmeden hazır olmasında fayda var.
  • Özellikle New York için şehirdeki birçok turistik atraksiyona ve daha fazlasına girişinizi sağlayacak New York Pass satın alın.

Şimdilik aklıma gelenler bu kadar. Eğer sizin de eklemek istedikleriniz varsa yorumlara bekliyoruz…

Tags : ABDAmerika Birleşik DevletleriAmerika GezisiGezi PlanıUSA
Gezen Kafa

The author Gezen Kafa

Leave a Response

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.